Bazen Ağlayan Yüreğindir, Gözlerin Değil

Yalnızlığı,  yalnızlıkla paylaşmak ağır geliverir birden, gözleri kadar görenlerin sığlıkları dayanılmaz oluverir. Ruhunu anlamayanların, elbette lisanı anlamayışları, acıtır içini.

Elini tutan bir çift elin, yüreğine dokunamayışı, yalnızlığını daha  bir derin hatırlatır. Herşeyi bünyesine alıp, herşeyi affedebilen yüreğinin enginliğini bile kaldıramadığın an’lar olur.

Bazen ağlayan sadece yüreğindir, gözlerin değil…

Çeşit çeşit, renk renk … Devamını Oku…

Paylaş

Seni Sen Yapan, Aldığın Yaş, Biriktirdiğin Anı ve Dostluk Mudur?

Geçen gün çarşıya çıktım yaş almak için. Tavsiye üzerine iyi  bir yerden oldukça kaliteli yaş aldım. Ayrıca her bütçeye göre çeşitli seçenekler de mevcut. Böyle yerlerde dikkat etmeniz gereken tek husus ise aldığınız yaşı iyi kontrol etmek,  ki kuru çıkmasın. Bildiğiniz gibi yaşın yıllar içinde kendini çoğaltıp büyütme gibi bir özelliği var, yaşınızı alıp mutlu mesut evinize geldikten sonra nerde biriktireceğinize … Devamını Oku…

Paylaş

Gerçekte Ne Kutluyoruz Biz?

 

Çeşit çeşit çiçekler gelmeye başlayınca,  güzelim çiçeklere öyle dalıp gitmişken , neyi kutluyor insanlar böyle diye düşünmeye başladım. 

Eminim herkesin kendine göre çeşitli cevapları vardır, kadın cinayetleri, kadın ve iş hayatı, kadın ve anne, sömürülen kadın, eşit haklar ….Cinsiyetçilikten sıyrılıp biraz dikey bakabilenler , insan olmayı başarmadan kadın, erkek veya başka bir … Devamını Oku…

Paylaş

Kral Mı Tahtı Yapar, Taht Mı Kral Yapar?

 

Gücünü oturduğu tahttan almayan, aksine  oturduğu her yeri tahta çeviren gerçek krallar vardır.

Bunlar gücünü;  özünden, bilgeliğinden, donanımından, yeniliğin öncüsü ve berrak vizyonlarından alır ve kendi kaynağı ile tam bir bağlantı içinde olanlardır.  Bu çok güçlü konstrüksiyonların enerjisi anında hissettirir kendisini. Her ne kadar hissettirse de, etiketle … Devamını Oku…

Paylaş

KAMYON ARKASI KİŞİLİKLER

En ilkel tarzda eleştiriyi sohbet edinmiş, dur durak bilmeden “ayy bu ne salaak,..ay bu ne saçmaa…” ve benzeri söylemleriyle, eleştirdiklerinden daha akıllı bir konumda olmadığını itiraf ettiğini bile göremiyordu. Eleştirecek konular tükenince dedikoduyla sohbete devam eder ve kelimelerin girdabında boğulurcasına yorum yapmadan yaşayamazdı.

Aslında sürekli eleştiri hali ile ne kadar kısıtlı bir perspektiften olaylara baktığını … Devamını Oku…

Paylaş

Derinliğimiz Ne Kadar?!

Nefes verdiğimiz her an bir ölüm, alabildiğimiz her farkındalıklı soluk yepyeni bir doğumdur.

Uykuya belki de gerçeklere dalınca geceleri tekrar ve tekrar ölür, uyanabildiğimiz her yeni güne ve her yeni  an’a tekrar doğarız .  Eğer uyanabiliyorsak…

Aslında her an ölüp, diğer  an yeniden doğarken, bu hayatın  eni-boyu,  değildir mesele! An’lardan oluşan hayatımızı ne kadar dikey … Devamını Oku…

Paylaş

Uyurgezerlikten Uyanabildiğin Kadar Özgürsün!

amalfiÖzgürleşmek nedir ki, aklına esen herşeyi yapabilmek mi, yoksa yapmamak mı? Özgürlüğe giden yolların güllerle döşeli olduğunu, güle oynaya hiç bir bedel ödemeden, tüm konforunla birlikte mi gideleceğini  sanıyorsun?

Mısır patlatan makina gibi sürekli olarak patır patır dur durak bilmeden ardı ardına zihnimizden geçen düşüncelerin farkındamıyız? İşlek  otobanda  vızır vızır geçen arabalar gibi birbirini takip … Devamını Oku…

Paylaş

Sizin Kelimeleriniz Nasıl Dans Ediyor?

muzikSusması gereken yerde kahkaha krizine girer, konuşması gereken yerde beyin süzgecinden süzülmeden fırlar piste ve hiç kimseye yer yoktur artık o sahnede. Ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu derler ya, evet ağzından çıkanı kulağı gayet net duyar ama tüm mesele sırtına türlü türlü anlam yüklenmiş kelimelerin idrak mertebesine uğramadan yola çıkmış olmalarıdır. …

İdrak istasyonununda mola vermeden kendini piste atan kelimeler, ah o anlam yüklü, insanı insan yapan, hayvandan … Devamını Oku…

Paylaş

Ebedi Olan Sevgiliye İthafen…

garcya_us_lovelylight210Hiçbir şeye ve hiç kimseye aşık olmadım, sana olduğum kadar ve hiç kimseyi sayıklamadım her nefeste seni sayıkladığım kadar. Hiçbir şeye bağlanamadım, sana bağlanıp, sende yok olana kadar. Çünkü, hiç kimse, böylesine yakıp eritmedi beni, volkandan çıkan lavların yüreğime akması gibi.

Ve hayatın tüm renklerini gözünde barındıran Sevgili, neye el atıp sevmeğe kalktıysam, … Devamını Oku…

Paylaş

Makro Orgazım Aşk’ın Big Bang Hali!

w4TqVsGGBNYYanmanın da seviyeleri varmış. Ya nefs mertebelerinin ilk üç basamaklarında gezip hayvaniyetin getirdiği cehennem ateşiyle, ya da hayvanı ıslah edip aşk ateşiyle yanmaya başlarsın. Aşk ateşiyle yanmak en büyük zevklerden olsa da ‘ara’ kapanmadığı için bu ara’yı kapama ve kavuşma özlemiyle yanıp, öz’leyene kadar özlemle tutuşursun. Kavuşma arzusunun dayanılmazlığı seni çıldırtmaya başlayıp buna tahammül edemez hale geldiğin o … Devamını Oku…

Paylaş